Gerek dünyada enerji ihtiyacının artması, gerek ülkemizin enerji bağımlılığını azaltma gayesiyle nükleer enerji yatırımlarına yönelmesi noktasında hukukumuzda bu alana özgü düzenleme ihtiyacı hasıl olmuştur. Kanun koyucu gelişen ve değişen dünyaya ayak uydurmak ve güncel ihtiyaçlara karşılık vermek amacıyla işe koyulmuş ve 7381 sayılı Nükleer Düzenleme Kanunu ile bu ihtiyacı gidermek için üzerine düşeni yapmaya çalışmıştır. Biz de bu yazımızda 8 Mart’ta yürürlüğe giren Nükleer Düzenleme Kanunu’nu ele alacağız.

 

  • Kanunun Amacı

Kanun koyucu bu düzenleme ile nükleer enerji ve iyonlaştırıcı radyasyona ilişkin faaliyetlerin icrası, icra esnasında karşılaşabilecek problemleri, bu problemlerin giderilme şekillerini, problemler yaşanmadan önce alınabilecek önlemleri ve çevreye en az zararı vermek için gerekli prosedürleri ve nihayetinde doğacak hukuki sorumlulukların kapsamlarını ele almıştır.

 

  • Genel İtibariyle Kanun

Kanunla birlikte Nükleer Düzenleme Kurulu kurulmuş ve bu Kanun kapsamında kalan bütün işlerin kurulun iznine ve lisansına tabi olduğu düzenlenmiştir. Kanunun üçüncü maddesi olan “Nükleer enerji ve nükleer maddelerle ilgili herhangi bir faaliyeti yürütecek gerçek veya tüzel kişiler, Türkiye Cumhuriyeti’nin taraf olduğu nükleer güvence ile ilgili uluslararası anlaşma ve sözleşmelere uymakla yükümlüdür.” hükmüyle uluslararası anlaşmalara atıf yapılarak küresel işbirliğinin içinde olunduğu ve bu görevin tüm insanlığı ilgilendirdiği hususu vurgulanmıştır.

 

Çalışanların, halkın, çevrenin ve gelecek nesillerin radyasyona maruz kalma riskini içeren her türlü faaliyette;

 

a) Faaliyetin bireysel veya toplumsal açıdan fayda sağlaması,

b) Faaliyet nedeniyle maruz kalınabilecek radyasyon dozlarının mümkün ve makul olan en düşük düzeyde tutulması,

c) Faaliyet nedeniyle maruz kalınabilecek radyasyon dozlarının Kurum tarafından belirlenen doz sınırlarını aşmaması,

 

ilkelerinin esas alınacağı belirlenmiştir.

 

  • Yetkilendirme

Kanun kapsamında kalan faaliyetlerin izni hususunda Nükleer Düzenleme Kurulu yetkilendirilmiştir. Bu kapsamda; nükleer tesis için sahanın hazırlanması, Kurum tarafından belirlenen ekipmanın imal edilmesi, tesisin inşa edilmesi, işletmeye alınması, işletmeden çıkarılması, yeniden işletmeye geçilmesi ile tesiste güvenlik ve emniyeti ilgilendiren değişiklik yapılması, radyasyon tesisinin işletmeye alınması, işletmeden çıkarılması ile tesiste güvenlik ve emniyeti ilgilendiren değişiklik yapılması, radyoaktif atık tesisi için tesisin inşa edilmesi, işletmeye alınması, işletmeden çıkarılması, kapatılması ile tesiste güvenlik ve emniyeti ilgilendiren değişiklik yapılması, radyoaktif maddelerin ihracatı, ithalatı, taşınması, transit geçirilmesi, nükleer güvence kapsamında, nükleer alanda kullanılmak üzere özel olarak tasarımlanmış veya hazırlanmış madde, malzeme, ekipman, sistem, bileşen ve ilgili teknoloji ile nükleer çift kullanımlı madde, malzeme, ekipman, sistem, bileşen ve ilgili teknolojinin ihracatı, nükleer güvence kapsamında Kurum tarafından belirlenen madde, malzeme, ekipman, sistem, bileşen veya ilgili teknolojinin ithalatı, güvenlik, emniyet ve nükleer güvence dikkate alınarak Kurum tarafından belirlenen diğer faaliyetler kurumun iznine tabi tutulmuştur. 

 

Radyoaktif maddelerin ihracatı, ithalatı, taşınması, transit geçirilmesi, nükleer güvence kapsamında, nükleer alanda kullanılmak üzere özel olarak tasarımlanmış veya hazırlanmış madde, malzeme, ekipman, sistem, bileşen ve ilgili teknoloji ile nükleer çift kullanımlı madde, malzeme, ekipman, sistem, bileşen ve ilgili teknolojinin ihracatı işlerinde ise kurumun iznine ek olarak ilgili bakanlıklardan görüş alınması şartı düzenlenmiştir.

 

  • Sorumluluk

Sorumluluk hususu Kanun’un beşinci maddesinde düzenlenmiştir. Bu kapsamda birçok hususta yetkilendirilen kişiler görevleriyle ilgili sorumlu tutulmuş, nükleer faaliyetler sıkı tedbirlere bağlanmıştır.

 

Nükleer hadiselerden kaynaklanan nükleer zararlar hakkında bu Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde Paris Sözleşmesi hükümleri uygulanır. Burada da görüldüğü üzere, uluslararası işbirliği ve küresel dayanışmaya tabiyet tekrar vurgulanmıştır.

 

Nükleer hadiselerden kaynaklanan nükleer zararlar hakkında; Kurum tarafından veya ülkesindeki makamlar tarafından bir nükleer tesisi işletmek üzere yetkilendirilmiş tüzel kişi, nükleer tesis işletmek için verilecek lisans alınmadan önceki dönemde nükleer tesisi kuran tüzel kişi, nükleer tesisi işletmek için verilen lisans iptalinden sonra yeni bir işleten belirlenene kadar olan dönemde lisansı iptal edilen tüzel kişi işleten olarak kabul edilir.

 

İşleten, nükleer zararlardan ve tazminatların ödenmesinden, nükleer hadisenin meydana gelmesinde kendisinin, personelinin ve tesisle ilgili teknoloji, mal ve hizmet sağlayanların herhangi bir kusurunun olup olmadığına bakılmaksızın sorumludur. Kanun koyucu burada hukukumuzda istisnai olarak görülen kusursuz sorumluluk kurumuna yer vermiştir.

 

“İşleten, doğrudan bir silahlı çatışma, hasmane hareketler, iç savaş ya da ayaklanmadan dolayı meydana gelen bir nükleer hadiseden kaynaklanan nükleer zarardan sorumlu olmaz.” Bu hükümle ise sorumluluğun bulunmadığı istisnai haller belirtilmiştir. Kanaatimizce burada sayılan hususlar tahdidi olmayıp diğer mücbir sebep halleri de bu kapsamda değerlendirilebilir.

 

İşleten, bir nükleer hadisenin neden olduğu nükleer zararların tazminine ilişkin olarak sadece Paris Sözleşmesi ve bu Bölüm hükümleri kapsamında sorumludur.

 

Bu Bölüm kapsamında her bir nükleer hadise için işletenin sorumluluk miktarları;

 

a) Termal gücü on megavatın üzerinde olan nükleer reaktörler ile Kurum tarafından nükleer tesis işletmek için verilecek lisans öncesi yapılacak değerlendirme ile belirlenecek diğer nükleer tesisler için yedi yüz milyon avro,

b) (a) bendi kapsamına girmeyen nükleer tesisler için yetmiş milyon avro,

c) Nükleer maddelerin taşınması için seksen milyon avro,

ç) Nükleer maddelerin Türkiye Cumhuriyeti sınırları dâhilinde yapılacak transit geçişleri için yedi yüz milyon avro,

 

ile sınırlıdır.

 

Nükleer faaliyet sonucu oluşan zararın diğer ülkelere sirayet etmesi halinde mütekabiliyet esasları çerçevesinde sorumluluk sınırı uygulanacaktır.

 

  • Onay

Nükleer tesisler, radyasyon tesisleri veya radyoaktif atık tesislerinin kurulacağı saha Kurumun onayına tabidir. Kurum, faaliyetlere ilişkin olarak radyasyondan korunma, güvenlik, emniyet ve nükleer güvenceyi dikkate alarak, onaya tabi başka hususlar belirleyebilir.

 

Kurum; çalışanların, halkın, çevrenin ve gelecek nesillerin radyasyondan korunmasına etki edebilecek faaliyetler için uygunluk ölçütleri belirleyebilir ve onaya tabi tutabilir.

 

  • Nükleer Faaliyetlerin Denetimi

Kanun kapsamındaki faaliyetler ve yetkilendirilen kişiler Kurumun denetimine tabidir. Kurum, yetkilendirme kapsamında, yetkilendirilen kişilerin yüklenici, alt yüklenici, tedarikçi ve alt tedarikçilerinin faaliyetlerini de denetleyebilir. Denetimler programlı ya da programsız, resmî tatil günleri de dâhil olmak üzere yılın herhangi bir günü ve günün herhangi bir saatinde haberli veya habersiz yapılabilir.

Bununla birlikte Kurumun denetim yaparken kendisini bağlayıcı olmamak kaydıyla üçüncü kişilerden teknik destek de alabilecektir.

 

  • Nükleer Faaliyet Sonucu Oluşan Atıklar

Türkiye Cumhuriyeti egemenlik alanı dışında yürütülen bir faaliyet sırasında ortaya çıkmış olan radyoaktif atıkların, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisine sokulamayacağı düzenlenmiştir. Bununla birlikte Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde üretilmiş ve kullanım süresi dolduğunda menşe ülkeye iade şartı ile ihraç edilmiş radyasyon kaynaklar, radyoaktif atıkların transit geçişine ve doğal radyoaktif maddelerin bulaşmış olduğu malzemenin ithalatı bu hükümden müstesna tutulmuştur. Ortaya çıkan kullanılmış yakıtların veya bertarafı hariç radyoaktif atıkların yönetiminde tüm sorumluluk faaliyet için yetkilendirilen kişiye aittir. 

 

Türkiye Cumhuriyeti egemenlik alanında yapılan faaliyetler neticesinde ortaya çıkan radyoaktif atıklar TENMAK(Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu) tarafından bertaraf edilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, atıkların yönetimi yetkilendirilen tüzel kişiye aitken bertaraf işleminin TENMAK tarafından yapılacak olmasıdır.

 

Yetkilendirilen kişi ilgili mevzuata uygun olarak radyoaktif atığı ihraç ettiğinde veya işlenmek, depolanmak veya bertaraf edilmek üzere başka bir yetkilendirilen kişiye teslim ettiğinde, ihraç veya teslimi yapan yetkilendirilen kişinin bu Kanun kapsamındaki radyoaktif atığa ilişkin sorumluluğu sona erer.

 

  • Katkı Payları

Yetkilendirmeye tabi bir faaliyet sırasında radyoaktif atık üreten kişiler radyoaktif atık yönetimi özel hesabına, nükleer tesis, radyasyon tesisi ve radyoaktif atık tesislerini işletmek üzere yetkilendirilen kişiler ise işletmeden çıkarma özel hesaplarına, ikinci fıkra uyarınca belirlenecek tutarda, ayrı ayrı katkı payı ödemesi yapar. Özel hesaplar adına tahsil edilen gelirler amacı dışında kullanılamaz.

 

  • Sigorta

İşletenler, her bir nükleer tesis veya taşıma faaliyeti için belirlenen üst sınır tutarında ve Kurum tarafından belirlenen zamanda ve şartlara uygun sigorta yaptırmak veya başkaca bir teminat göstermek zorundadırlar.